This Is Not Hollywood: Avetrana - "L'apparenza Inganna"

2010'da gerçekleşen, aylarca tüm ülkenin gündemini meşgul eden ve İtalya'nın toplumsal hafızasından derin izler bırakan bir çocuk cinayetinden kurgulanan 4 dört bölümlük mini dizi This is not Hollywood: Avetrana. Dizi ilk bölüm öldürülen 15 yaşındaki Sarah Scazzi'nin, sonraki üç bölüm ise sırayla bu cinayette suç ortaklığı eden kuzeni, eniştesi ve teyzesinin gözünden aktarıyor olanı biteni. 

Sarah Scazzi dosyası kayıp olarak arandığı günlerden başlayarak, mevtasının bulunması, faillerinin yakalanması, yargılanması süresince uzun zaman basının üstüne üşüştüğü, özellikle kayıp olarak arandığı haftalarda hemen her gün Sarah'ın aile üyelerinin, ki buna onu öldüren kuzeni, teyzesi ve eniştesi de dahil, haber bültenlerine, canlı yayınlara çıktığı, röportajlar verdiği bir olay olduğu için 24 yıl sonra bu cinayet dosyası bir true crime dizisi hâline getirileceğinde yapımcıların elinde faydalanabilecekleri epeyce bir görsel materyal varmış ve bu sayede çarpıcı bir iş çıkmış ortaya. Oyuncular oynayacakları gerçek kişilerin birçok video görüntüsüne sahip oldukları için hem fiziksel görüntüleri, hem de hâl ve tavırları ile neredeyse tıpatıp bir benzerlik kurmuşlar örneğin. Diziyi izledikten sonra cinayet dosyası ile ilgili de birkaç haber taradığımda en çok etkilendiğim noktalardan biri tüm oyuncuların temsil ettikleri gerçek kişilerle olan aşırı benzerlikleri oldu.

Bu dizinin beni esas çarpan yanı ise çocuk cinayetlerinin coğrafya, kültür, zaman ve sosyo-ekonomik sınıf fark etmeksizin nasıl hep aynı patern üzerinden yürüdüğüne, İtalya'nın bir köyünde de, Türkiye'nin bir köyünde de birileri kendi ailelerinden bir çocuğu katlettiğinde birçok aşamada çarkın nasıl benzer şekilde işlediğine şahit olmak oldu.

Kasaba dışından gelen turistleri taşıyan tur otobüslerinin hınca hınç doldurduğu Avetrana kasabasından bir günle açılır dizi. Tur otobüslerinin, medya mensuplarının, adım başı tezgah açmış sokak yemeği satıcılarının bu küçük ve özelliksiz kasabayı panayır yerine çevirmesinin sebebi ise bir kutlama veya şenlik değil, yakın zaman önce içerisinde bir çocuğun öldürülmesidir. İnsanlar ülkenin dört bir yanından bu çocuğun mevtasının bulunduğu kuyuyu ve katilleriyle beraber yaşadığı muhiti görmek için akın ederler kasabaya.

Bu kızın adı Sarah Scazzi. Sarah İtalya'nın küçük bir sahil ve tarım kasabası olan Avetrana'da yaşayan 15 yaşında bir kız çocuğu. Annesi Yehova Şahitlerine mensup, her gününü ve tüm hayatını misyonerlik faaliyetleriyle dolduran, kızıyla iletişimi çok zayıf bir kadın. Annesinin de, babasının da üstüne düşmediği Sarah vaktinin çoğunu teyzesinin evinde, genellikle de 22 yaşındaki kuzeni Sabrina ve onun kendinden yaşça büyük arkadaş grubuyla geçirir. Sarah diğerlerinden hiç farkı olmayan herhangi bir sabaha uyandığı bir gün son nefesini teyzesi, kuzeni ve eniştesinin yaşadığı ve kendi evinden daha çok vakit geçirip daha çok sevdiği işte bu evde verir.

Sabrina'nın takıntı boyutunda aşık olduğu Ivano'nun Sabrina'dan esirgediği ilgiyi Sarah'a göstermeye başlaması, ergenliğinin başındaki Sarah'nın da kasabanın en yakışıklı genci olan Ivano'ya platonik duygular beslemesi, Sabrina'nın fazla kilolarıyla başı dertteyken ve Ivano'nun onu istememe sebebi olarak da fazla kilolarını görüp bu durumu hepten kompleks haline getirmişken Sarah'ın ince uzun fizikli bir kız olması, kısacası özünde tamamen gençlik ve ergenlik hezeyanlarından ibaret olan iki genç kız arasındaki kıskançlık gerilimi Sabrina'nın bir kavga anında Sarah'ı boğarak öldürmesiyle gencecik bir kızı hayattan koparan kocaman bir trajediye dönüşür. 

Sarah'ı öldürdükten sonra Sabrina dışarı çıkıp sakince o gün arabasıyla onları alıp denize götürecek olan arkadaşını beklemeye başlar. Arkadaşı geldiğinde ise "Yolda Sarah'ı gördün mü, hâlâ gelmedi" der ve Sabrina'nın yazıp yönettiği, anne ve babasının da yardım yataklık ettiği, dalga dalga büyüyüp 2 ay boyunca tüm İtalya'nın gündemine oturacak olan bir oyun başlar. Gel gelelim "burası Hollywood değildir" ve maskeleri er geç düşecektir.

İlk bölüm Sarah üzerine odaklıyken, diğer üç bölümde ise sırayla Sabrina, babası Michele ve annesi Cosima'nın bakış açısına tanıklık ederiz. Ailenin hep son sözü söyleyen, dominant anne figürü olan Cosima (gerçekle paralel olarak) bu cinayetin tam olarak neresinde durmakta belirsizdir, bir görgü tanığının resmi olmayan beyanına göre o gün Sarah'ı kolundan tutup zorla arabaya bindirmiştir, bu kısım hala müphem olsa da kesin olan bu cinayet öncesinde, esnasında veya sonrasında bilinmez, ama tam ortasında bir yerlerde Cosima bu işin içindedir ve Sarah öldükten sonraki süreci organize eden kişidir. Bir eş ve baba otoritesine sahip olmayan, tamamen Cosima'nın emrine amade Michele ise ona söyleneni yapar ve Sarah'ın cesedini kasaba dışında ıssız bir arazideki kör bir kuyuya atar. Sonrasında yaşadığı stres ve pişmanlık sebebiyle ise ilk çözülen o olur ve Sarah'nın anne ve babası kızlarının bulunması için bir canlı yayına çıktıkları esnada milyonlarca izleyicinin gözleri önünde enişteleri Michele'nin kızlarını öldürdüğünü savcıya itiraf ettiğini öğrenirler. Daha da acısı ve acımasızcası ise yayın devam eder, kızlarının öldürüldüğünü öğrenen anne-baba bu haberden sonra da dakikalarca canlı yayında tutulmaya devam edilir.

Bu tamamen kurgu bir hikaye olsa, karakterler ve eylemleri arkasındaki itici motivasyonlar çok daha katı ve keskin çizgilerle belirlenmiş olurdu muhtemelen. Ama mantıklı olmak zorunda olan senaryodur, gerçek hayatta insanoğlunu tetikleyen dürtülerin, yaptığı ve sebep olduğu şeylerin her zaman mantıklı ve tutarlı olma zorunluluğu yoktur. 

Cosima Sarah'ı sever mesela. Cosima büyük ihtimalle öldürülmesine iştirak ettiği, kocasına sonrasında da cesedeni yok etmesi emrini verdiği Sarah'ı sever, onunla kendi kızı gibi ilgilenir, o kadar ki Sarah yabancılara annesinin Cosima olduğunu söyler, kendi annesinden çok Cosima'yı sever ve onun çocuğu olmayı, onunla yaşamayı diler. Cosima'nın suçunu itiraf edip polise teslim olmadan önce son yaptığı şey ise Sarah'ın ölümünden sonraki ilk yaş günü için ona çok güzel bir pasta yapmak olur.

Sabrina ise eğer Sarah'ı öldürmemiş olsa muhtemelen zaten ikisiyle de işi olmayan Ivano iki kuzenin hayatından da bir gençlik hevesi olarak belli belirsiz bir iz bırakıp çıkacak ve Sarah ile Sabrina barışıp yeniden beraber denize, konsere giden iki genç kız olarak arkadaşlıklarına devam edeceklerdi. Nitekim Sabrina da Ivano'yu yeni kız arkadaşıyla gördükten sonra yaptığı şeyin ahmaklığı ve geri dönüşünün imkansızlığıyla yüzleştiği an tam olarak bunun nafile pişmanlığını yaşar.

Gerçek bir vakadan kurgulanmış olmanın çarpıcı yanlarıyla beslenen bir dizi, This is not Hollywood. İstatistikler gösteriyor ki; faili meçhul çocuk cinayetlerinin katil(leri) yüksek oranda aile bireyleri ya da yine o çocuğun her gün gördüğü beraber vakit geçirdiği evlerine girip çıktığı insanlar oluyor. O yüzden çocuk cinayetlerinde aile bireyleri, ailenin yakın çevresi ve o çocuğa kolay erişimi olan herkes aksi ispatlanana kadar şüphelidir, tanık olarak değil şüpheli olarak sorgulanmalı araştırılmalıdır. Geçmişte de günümüzde de aile üyelerinin şüpheli olarak ya hiç sorgulanmadığı ya da delilleri karartmalarına ve ağız birliği etmelerine fırsat tanınacak kadar geç kalındığı faili meçhul çocuk cinayeti vakaları var maalesef. Halbuki en başta da dediğim gibi coğrafya, kültür, zaman ve sosyo-ekonomik sınıf fark etmeksizin birçok benzer vaka gösteriyor ki çocuk cinayetlerinin katilleri çoğunlukla aile içinden veya çevresinden çıkıyor. Dışarıdan çok normal görünen, çocuğu kaybolduğu ya da öldürüldüğü için feryat figan eden bir aile insan konduramasa, kondurmak istemese de çok aldatıcı bir görüntü olabiliyor. 

*Başlıktaki cümle "görünüş aldatıcıdır" anlamına gelen bir İtalyan atasözü.